1 Aralık 2008 Pazartesi

ya ya tabii..



yaşam koçu diye bir şey var (mış).
psikolog ya da psikiyatrist gibi sizin derdinizi, sıkıntınızı dinleyip bunlardan kurtulmanızı sağlamaya çalışmak yerine, hedeflerinizi belirlemenize, hayatınıza nasıl bir yön vermek istediğinizi bulup bu yönde ilerlemeniz için gerekenleri yapmanıza yardımcı oluyor (muş).
yeni öğrendim,hatta hemen bu sabah öğrendim diyebilirim..daha evvel bir kaç yerde görmüştüm, hatta nip/tuck'ta görmüştüm, kadına yaşam koçluğu yaparken hem eski sevgilisi hem kocası ile yatmaya çalışıyor, ardından kadının oğluna yaşam koçu olayım diyip onu ayartıp onunla yatıyor, en sonunda da aslında kadın olmadığı ortaya çıkıyor gibi şahane bir örneği idi "life coach"luk kurumunun :) ne iş yaptığını tam kavrayamamıştım, sabahları beraber koşuya çıkıyorlardı hatunla, oğlana'da "fransızca'dan A alırsan sana veririm bi kere" taahhüdünde bulunmuştu, çocuk da aldı tabii A, eşşek değil ya.. Ama bana bi faydası olan bi meslek gibi gelmemiş ki üzerinde düşünmemişim bile.
Neyse bu sabah TV'de konuşan Ebru Hanım (unuttum elbette soyadını) biraz daha aydınlatıcı bişeyler söyledi.

Hedef belirlemek ve o hedefe ulaşmaya çalışmak çok önemli tabii hayatta.

"Eşşeklerin kafasından uzatılan bir sopanın ucuna havuç bağlanır ve eşşek o havuca ulaşabilmek için hep yürümeye devam eder"..
Bu örnek Ebru Hanıma ait değil, bu örnek benim kafamda uyanan görüntü..
Ölene kadar yürüyebilirsin böylece havucu alıcam diye, olay bu. Ölmeden de kısmetse yersin havucu, yiyemezsen de bu ümidi cennet için saklarsın.. Havuçlar ile dolu bir cennet.
Neyse, bu insanlara 3000-5000 dolarlar verebilmek için önce "hedef" denen şeye, onu belirlemek ve peşinden koşmak gerektiğine falan inanmak lazım ki bu koşu esnasında bi koçunuz olması gerektiğine de inanabilesiniz.. Yaşam koçu mu olsam acaba? Çok para kazanıyorlar sanırım.. Bir yaşam koçuna gitsem, bana koçluk yap ben yaşam koçu olucam desem? Di mi? Cinim ya ben..

Hiç yorum yok: